“Aman Ali Rıza Bey ağzımızın tadı kaçmasın.”
“Gül fidanı nerde bitse yine gül fidanıdır.”
” Tamam yaa kızma, espri yaptım.”
– “Onu yapmak için zeka gerekiyor, canım.”
“İnsanın kötü huyu dikenidir. En çok kendini yaralar. Bizim kötü huyumuz masumiyetimizdi.”
” Kıyamam ben sana, sen çok değerlisin sakın unutma. Duydun mu beni? Seni kimse üzemez, üzdürmem! “
“Yalnızlık sağır bir dosttur. Zamanla sen de kendi sesini unutursun.”
“Vicdan, iyi bir yastıktır.”
“Vapura da binecek miyiz baba?”
– “Sonra.”“Baba lütfen binelim, ne olur.”
+ “Kezbanlar İstanbul’da.”
“Çok ani sert darbeler bir anda yakmaz insanın canını, sıcağıyla hissedilmez acı, ama sonra öyle bir kavurur ki. Artık taşıyamayacağım yükler altında eziliyorum.”
“Üstü kapalı tehdit ettim. Ama sana daha açık konuşacam. Leyla ile evleneceksin. Yoksa mahvederim seni. Seni de o içerideki süs bitkisini de.”
“Daha çok kirleneceğiz.”
“Evleniyorsun. Seni hiç hak etmeyen bir adamla evleniyorsun. Ben demiştim demekten nefret ediyorum. Ama beni dinleseydin bunlar gelmeyecekti başına. Yapma dedim sana. Bitir dedim. Yazık ettin Leyla. Kendine de bize de. Yazıklar olsun sana!”
“Yeter! Yeter! Duymak istemiyorum.”