in ,

Uluslararası Uzay İstasyonunda Antibiyotik Dirençli Bakteriler Bulundu

Davetsiz bir konuk, Uluslararası Uzay İstasyonunda yakalandı ve bu durum oldukça endişe verici. JPL-NASA Bilim insanları, uzay istasyonu tuvalet ve egzersiz alanından toplanan Enterobacter suşları (Bir bakteri veya virüsun farklı alttürlerinin, aralarında genetik farklılıklar bulunan grupları) tespit ettiler.

Bazı Enterobacter suşları, yoğun bakım servislerinde immün sistemi baskılanmış(bağışıklık zaafiyeti taşıyan)hastaları enfekte edebilir ve antibiyotiklere karşı yüksek direnç gösterir.

ISS üzerinde bulunan Enterobacter suşları,şans eseri, insanlar üzerinde patojenik(hastalık yapıcı) olmayan suşlardı fakat istasyonda herhangi bir Enterobacter suşunun olduğu gerçeği, endişe verici sonuçlar doğurabilirdi.

İnsan organları yararlı mikroplarla doludur. Gittiğimiz her yere onları götürüyoruz ve en iyi sterilizasyon yöntemlerini kullansak bile, onları uzay aracı üzerindeki temiz odalarda tamamen yok edemeyiz.

Dünya’da bulunmayan bir ortam: Mikrogravite(yerçekimsiz ortam) var, uzay radyasyonu var, yüksek karbondioksit seviyeleri var ve insanların sürekli olarak varlığı, bunların hepsi mikropların yaşama ve yayılma şeklini etkileyebilir.

NASA’nın Jet Propulsion Laboratuvarı sayesinde mikrobiyologlar, uzay ortamının popülasyonlarını herhangi bir şekilde etkileyip etkilemediğini ve ayrıca astronotların sağlığına ya da hassas ekipmana karşı bir tehlike oluşturup oluşturmadıklarını görmek için uzay istastonundan toplanan mikrop örneklerini düzenli olarak analiz ediyorlar.

Fakat bu, antibiyotiğe dirençli Enterobactersuşunu ilk kez teşhis ettiler.

“ISS’de hangi bakteri türünün bulunduğunu göstermek için, genomlarını ayrıntılı olarak tanımlamak için çeşitli yöntemler kullandık. Beş ISS Enterobacter suşunun genomlarının genetik olarak Dünya’da yeni bulunan üç suşa benzediğini ortaya çıkardık. ”diye açıklıyor, mikrobiyolog Kasthuri Venkateswaran.

You May Also Like:  Çin’de Yapay Zeka İle Donatılmış Otel Açıldı

“Bu üç suş, üç farklı hastanede(Doğu Afrika, Washington Eyaleti ve Colorado) yatmakta olan yenidoğanlarda ve yuğunbakım hastasında hastalığa neden olan Enterobacter bugandensis adı verilen bir bakteri türüne aitti .”

Örnekler 2015 yılında toplanmış ve bir Enterobacter tarafından hiçbir astronot hastalanmamış, bu yüzden mikroplar birincil tehlike oluşturmuyor.

Ancak, gelecekte bir tehtit oluşturabilirlerdi. Araştırmacılar, antibiyotik direncini üç klinik suşunkiyle karşılaştırdılar ve Enterobacter alanının sefazolin, sefoksitin, oksasilin, penisilin ve rifampine karşı dirençli olduğunu ve başka antibiyotiklere karşı değişen direnç derecelerine sahip olduklarını buldular.

Ayrıca, uzay istasyonu Enterobacter suşlarının şu anda insan-patojenik olmadıkları halde; virülans(öldürücü) hastalık ve savunma ile ilişkili klinik suşlar ile ortak olan 112 gene sahip olduklarını bulmuşlardır.Bilgisayar modellemesine göre, bir insan patojenine dönüşecek ve hastalığa neden olacak % 79 bir olasılıkla vardır.

Bu henüz canlı organizmalarda test edilmedi ve şu anda astronotların bu tür suşların enfeksiyonundan güven altında olduğunu tekrarlamamız gerek. Ancak keşif, daha fazla araştırma yapılmasını ve muhtemelen uzay istasyonunun sakinlerinin antibiyotiğe dirençli hastalıklarla başa çıkabilmelerini sağlamanın bir yolunu sunuyor: “E. bugandensis gibi fırsatçı bir patojenin hastalığa neden olup olmadığı ve bir tehdidin ne kadarının çevresel faktörler de dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlı olduğu.”dedi, Venkateswaran.

“Mikrogravite, diğer uzay ve uzay aracıyla ilişkili faktörler gibi ISS’deki koşulların patojenite ve virülans üzerine sahip olabileceği etkiyi ayırt etmek için daha fazla in vivo( ölü bir organizmadan veya organizma parçasından ayrıca, canlı bir organizmanın veya organizmanın bütününün varlığını belirtmek için yapılan araştırma) çalışmalara ihtiyaç vardır.”

You May Also Like:  Dünya için yeni bir pandemi türü geliyor

Kaynak: http://www.bizsiziz.com/antibiotic-resistant-bacteria-have-been-discovered-on-board-the-international-space-station/

https://bmcmicrobiol.biomedcentral.com/articles/10.1186/s12866-018-1325-2

Çeviri: Simge Kara

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

NASA, Jiroskobu Bozulan Hubble Teleskobu’nu Nasıl Kurtardı?

Büyük Patlamadan Sonra Ağır Elementlerin Nasıl Ortaya Çıktığı Belirlendi