Norveçli mimarlık şirketi Snøhetta’nın Alplerin kuzeyindeki en büyük güneş gözlemevi Solobservatoriet için hazırladığı tasarım göz kamaştırıyor.
Norveçli mimarlık şirketi Snøhetta‘nın Alplerin kuzeyindeki en büyük güneş gözlemevi Solobservatoriet için hazırladığı tasarım göz kamaştırıyor. Oslo’daki Harestua ormanında bulunan gökevinin yeni yapıları tasarlanırken güneş sisteminden esinlenilmiş. Yeni tesis bin 500 metrekarelik dev bir kubbenin etrafına yerleştirilmiş daha küçük yarı küre şeklindeki binalardan oluşuyor. Binalar arasında geçiş, ormanın içinde kıvrılan patikalardan sağlanıyor.
Gökevinin altın kümbeti Arşimet tarafından M.Ö. 250 yılında yapılan ilk gökevinden ilham alıyor. Bu yapının çatısı çimenler ve yabani çalılarla kaplı. Yapının metalik yüzeyi sanki dünyanın merkezinden taşıp yıldızlara uzanıyormuş gibi görünüyor. İçeride 100 kişiye kadar gruplar sunumları takip edebiliyor ve lazer projektörlerle kubbenin içine yansıtılan yıldız gösterilerini izleyebiliyor. Yapıda ayrıca resepsiyon, kafe ve sergi alanları da bulunuyor.
Gezegenlerden ilham alan yapılar
Kompleksin kalan bölümü yedi adet ‘gezegenden’ oluşuyor ve bunlar merkezdeki ‘güneş’in etrafına yayılmış durumda. Her bir bağımsız kabin farklı eğitsel ve bilimsel aktiviteler için oluşturulmuş yollarla birbirine bağlanıyor. Her kürenin çapı 6 ila 10 metre arasında değişiyor ve 2 ila 32 kişiye ev sahipliği yapabiliyor. Her biri farklı malzemelerle kaplanan ve sertlik düzeyi değişkenlik gösteren kubbeler farklı gezegenlerin yüzeyini temsil ediyor. Her biri farklı genişlik ve yükseklikte olduğu için yapıların bazıları uzaydan yeni düşmüş gibi bazıları da yerin altından çıkıyormuş gibi görünüyor.
En küçük gezegende ise iki adet yatak bulunuyor ve ziyaretçiler geceyi gerçek yıldızları izleyerek geçirebiliyor.
Kaynak: https://www.dunyahalleri.com/norvecte-insa-edilen-fantastik-gokevi/
