İlişki merdiveni nedir?
İlişki merdiveni, ilk olarak yazar Amy Gahran tarafından kullanılan bir kavramdır. Bir ilişkinin meşru sayılması için izlenmesi gereken adımları ifade eden bu kavram, aynı zamanda toplumun romantik ilişkilere dayatmalarını da içermektedir. İlişki ölçeği, “doğru” bir ilişkilendirmeye yol açan adımları aşağıdaki gibi listeler:
- Biriyle randevuya çıkmak
- Duygusal ve cinsel açıdan tek eşli olmak
- İlişkiyi tanımlayın, adlandırın
- Birlikte yaşamak
- Evlenmek
- Varlıkları ve geliri birleştirmek
- Çocuk sahibi olmak
- Birlikte yaşlanmak
Peki ilişki ölçeğinde yanlış olan ne?
Tek eşli olmanın, birlikte yaşamanın, evlenmenin veya çocuk sahibi olmanın hiçbir sorunu yok! Buradaki temel sorun, toplumun bize bu ilişkiyi kurmamız için baskı yapmasıdır. Toplum, sağlıklı bir ilişki için neyin olması ve olmaması gerektiğinin sınırlarını açıkça belirler. Biz de bu kalıplara uymalı ve geleceğimizi buna göre inşa etmeliyiz.
İlişki merdiveni ne zaman sorun oluşturmaya başlar?
Toplumun beklentileri olan bu merdiven, klasik bir heteroseksüel ilişki için şekillendirildi. Dolayısıyla bu adımlar, orta sınıf bir erkekle orta sınıf bir kadın ilişkisi için ideal olabilir. Ancak evlenmek istemeyen, çocuk sahibi olmak istemeyen veya evlenseler bile birlikte yaşamak istemeyen çiftlere yer yoktur. Elbette LGBT + çiftler için de! Tüm bu adımlar yani beklentiler hayatımızı istemediğimiz yönlere sürüklüyor. Bekar kadınların evde kaldığı veya erkekler bakımın tüm sorumluluğunu üstlendiği kabul edilir. Ancak ne kadın ne de erkek baba olmak zorunda değil! Çiftler bile; Ne kadar mutlu olurlarsa olsunlar, tek eşli olmaları, aynı evde yaşamaları veya evlenmeleri gerekmiyor. Toplumun tüm bu dayatmaları, klasik ilişki merdivenini tırmanmak istemeyenler için bir yükten başka bir şey değildir.
İlişki merdiveni ile ilgili en kötü şeylerden biri, geri dönmenin imkansız olmasıdır!
İlişki merdiveni ile ilgili en büyük sorunlardan biri, bu merdivenin geri dönüşe izin vermemesidir. Elbette evlendikten sonra ayrılabilir ve çocuklarınızı büyütmeye devam edebilirsiniz. Burada kastedilen, bir zamanlar birlikte yaşamaya başlayan bir çiftin evlerini ayırıp mutlu bir şekilde ilişkilerine devam etmelerinin mümkün olmadığıdır. Benzer şekilde, bir zamanlar tek eşli olmaya karar vermiş bir çiftin tekrar çok eşliliğe dönmesi mümkün değildir. Yani eski adımlara inmek ilişkiyi bitirmek gibidir.
Peki bu beklentilerden nasıl kurtulacağız?
Aslında çoğumuz bunu yapıyoruz! Özellikle Y kuşağı gençliği, toplumun dayattığı tüm bu kurallara karşı çıkıyor. Kendi hayatınızı yönetmek istiyorsanız, yapmanız gereken oldukça basit:
- Kim olduğuna ve ne istediğine karar ver. Bunu keşfettiğinizde, gelecekte ne yapmak istediğiniz netleşecek. Kim olduğundan utanma! Toplumun sizi ezmesine izin vermeyin. Yalnız değilsin. Bugün dünyanın birçok yerinde binlerce insan toplumun dayatmaları için mücadele ediyor.
- Sınırlarınızı çizin. Özellikle ailene karşı. Bazen ailelerimiz bizi acele evliliğe ve çocuklara zorlayabilir. Bu noktada en mantıklı olan şey bu konulardan bahsetmek istemediğinizi açıkça söylemektir.
- Kendi ortamınızı oluşturun. Daha önce yalnız olmadığınızı söylemiştik! Benzer düşünen insanlarla bir araya gelin, tartışın ve fikirlerinizi paylaşın. Kendinize ve en önemlisi çevrenize zarar vermediğiniz sürece hayatınızı istediğiniz gibi yaşayabilirsiniz.
Kaynak: 1
Dikkat: Sitemiz herkese açık bir platform olduğundan, çox fazla kişi paylaşım yapmaktadır. Sitenizden izinsiz paylaşım yapılması durumunda iletişim bölümünden bildirmeniz yeterlidir.
Kaynak: listelist