Yüksek sese maruz kalma sonucunda kulakta oluşan, ani ya da uzun süreli, kalıcı veya geçici olan işitme kayıplarına gürültüye bağlı işitme kaybı denir. İnsanda 85 desibel ve üzeri sesler zamanla gelişen işitme sorunlarına neden olmaktadır. Günümüzde en sık karşılaşılan gürültüye bağlı işitme kaybını önleme mümkündür. Gürültünün en çok karşılaşıldığı yerler iş yerleridir. Ayrıca bunun dışında yaş, cins ve etnik grup gibi faktörlerde etkilemektedir. Kişinin iletişiminin bozulmasından, yaşam kalitesine; sosyal halinden, işgücü kayıplarına kadar uzanan sonuçları bulunmaktadır.
Gürültüye bağlı işitme kaybı nedir?
Akustik travma veya gürültüye uzun süreli maruz kalma nedeniyle ortaya çıkan bazen geçici, bazen de kalıcı olabilen işitme kayıplarıdır. Yüksek ses, iç kulaktaki salyangozda bulunan lif hücrelerine zarar vererek, ses titreşimlerinin iletilmesini engeller.
İşitmeyle ilgili insanda görülebilen sorunlar nelerdir?
Gürültü ve yüksek sesin insanda yol açtığı sağlık sorunları akustik travma, tinnitus, geçici ve kalıcı işitme kayıplarıdır.
İşitme kaybının belirtileri nelerdir?
Kulakta ağrı, çınlama, uğultu, sesleri ve konuşmaları tam olarak anlamama, seslere karşı aşırı duyarlılık gibi etkenler belirtileri arasında bulunmaktadır. Eğer kişi işitmesinde bir kayıp olduğunu düşünürse, mutlaka bir uzman doktora giderek odiyometri testini yaptırmalıdır.
Gürültüye bağlı işitme kaybını önleme mümkün müdür?
İnsanlar sürekli maruz kaldıkları seslere zamanla alıştıklarından, işitme kayıplarını fark ettiklerinde zaten sorunu yaşadıklarını fark etmektedirler. Geçici olan işitme kayıplarını önlemek mümkün olsa da, kalıcı işitme kayıplarında herhangi bir ilaç, cerrahi yöntem veya işitme cihazı kullanımı gibi yapılacak bir şey pek mümkün değildir.
Gürültüden korunmanın temelinde eğitim ve kulak kontrolleri yatmaktadır. İşitmede en ufak bir şüphede doktora gidilerek muayene olunması, sonradan oluşabilecek sorunlardan korunmak için bir tedbirdir. Gerekirse erken tanı ile kulak işlevsel görevini yapamayacak konumuna gelmeden tespit edilerek gerekli önlemler alınabilir. Gerekirse işitme cihazı, kulak tıkaçları, kulaklıklar kullanmaya veya iş yeri değişikliğine yönlendirilmektedir. Ayrıca tanı aşamasında tedavinin iyi yapılabilmesi için, buşon, EOM, yaş, genetik hastalıklar, otoskleroz, akustik nörinoma gibi hastalıklarda göz önüne alınmalıdır.