Gelecekte evreni gözlemlemek için kullanacağımız yöntem, bugün kullandığımız yöntemle hemen hemen aynı olacak, ancak bu defa görüntünün bize gelmesini beklemeyip biz görüntüye gideceğiz.
İlk olarak çıplak gözle bakıp, yıldızlardan şekiller seçen insanlık olarak geldiğimiz noktada artık ışığın ötesine radyo frekanslarını, radyasyonu, ısıyı ve hatta yer çekimini takip edebiliyoruz. Yine de görebilmek bizim için önemli.
Yeni kuantum temelli teleskoplarımız ise daha fazlasını görebilmemizi sağlayacak. Şu anda elimizdeki en büyük tek parça aynalı teleskop olan Extremely Large Telescope (Son derece Büyük Teleskop), 40m çapında aynaya sahip. Daha büyük aynalar yapamadığımız için daha küçük aynalardan setler oluşturarak kullanabiliyoruz, ancak o da bir noktadan sonra çok fazla bilgi kaybına neden olmaya başlıyor. Şu aşamada ulaşabileceğimiz en yüksek nokta 330 metre.
Kuantum dolaşıklık sistemi, evrenin bir yerinde bir parçacığa ne oluyorsa başka bir yerinde ona dolaşık olan parçacığa da aynısı olması mantığına dayanıyor. Harvard’dan bir araştırma ekibi bu konu üzerine çalışmalar yaparken, normalde böyle bir cihazla evreni taramak için gerekecek olan dolaşıklı parçacık sayısını aşağı çekmenin bir yolunu buldu.
Bu sistemle kurulacak olan teleskopun çapı ise 30 km olabilecek. Ekibin araştırmasını ilerletmesi beklenirken, bu teleskopu desteklemek üzere kuantumun farklı alanlarında da çalışmalar yapılacak.
Kaynak : https://thenextweb.com
