Singapur Ulusal Üniversitesi Psikolojik Tıp Anabilim Dalı Başkan Yardımcısı Dr. Lei Feng ve meslektaşları, yaşlılarda bilişsel düşüş riskini % 50 oranında düşürdüklerini, buna karşılık APOE-e4 genetik varyantı taşıyıcılarının Alzheimer hastalığına yakalanma riskini artırdığını buldu. Bilişsel bozukluk riskinde ise % 86 oranında azalma meydana getirecek yeni bulgulara imza attıklarını belirtti.
“Çay, dünyanın en çok tüketilen içeceklerinden biridir. Çalışmamızın verileri, günlük olarak çay içilmesi gibi basit ve ucuz bir yaşam tarzı önleminin, bir kişinin geç dönemlerde nevrokognitif bozukluklar oluşma riskini azaltabileceğini öne sürüyor “dedi.
Yazarlar ayrıca çay tüketimi için nöroprotektif rolün belirli bir çay türü ile sınırlı olmadığını; yeşil çay, siyah çay veya farklı çay türlerinin demlenirken çay yaprakları kullanıldığı sürece bu gelişmeyi sağlayacağını açıkladı.
Dr. Feng, “Mevcut bilgilere dayanarak, çay tüketiminin bu uzun vadeli faydası çay yapraklarındaki, kateşinler, theaflavinler, thearubiginler ve L-theanine gibi biyoaktif bileşiklerden kaynaklanıyor” dedi.
“Bu bileşikler, anti-inflamatuar ve antioksidan gibi potansiyel olarak, beyni vasküler hasar ve nörodejenerasyona karşı koruyabilecek diğer biyoaktif özellikler sergiliyor.”
“Ayrıntılı biyolojik mekanizmalar konusundaki anlayışımız hala çok sınırlı, kesin cevapları bulmak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.” diyerek çalışmaların geliştirileceği belirtildi.
Kaynak : www.sci-news.com
Çeviri : Meral COŞKUN
