Çoklu Evrenlerde Yaşam olabilir mi? Yapılan bir araştırmaya göre, Evet. Modern kozmolojiye göre evrenimiz çoklu evrenlerden biri olduğu gibi, diğer evrenlerdede belki de hayat olabilir. Durham Üniversitesi, Sydney Üniversitesi, Batı Sydney Üniversitesi ve Batı Avustralya Üniversitesi’nden bilim insanları tarafından yapılan bir araştırmaya göre, eğer çoklu evrenler varsa, bu evrenlerde hayat yaygın olma olasılığının olduğunug österiyor.
Araştırmacıların söylediğine göre karanlık enerji, yani evrenin hızlanarak genişlemesinden sorumlu bu gizemli kuvvet her şeyin anahtarı olabilir. Bilim insanları en son evrenin kökenine dair üretilen en son teorilerin, Evrende daha önce gözlendiğinden çok daha fazla karanlık enerji olabileceğini tahmin ediyor.
Araştırmacılar büyük miktarlarda karanlık maddenin eklenmesi, herhangi bir yıldız, gezegen veya yaşamın oluşmasından önce maddenin seyrelmesini sağlayacak kadar hızlı bir genişlemeye neden oluyor.. Yeni Simülasyonlar Daha Gerçekçi Sonuçlar Veriyor Çok evren teorisi ilk 1980lerde sunulduğunda, Evrendeki şans eseri olan küçük miktarda karanlık enerjinin bir çok evren içinde sadece Evrenimizde hayatı oluşturduğu belirtilmişti. Kosmoza dair dev bilgisayar simülasyonları kullanıldığında, bu yeni araştırmada Evren’de gözlenebilir miktarın birkaç yüz katına denk karanlık enerjinin eklenmesi, yıldız ve gezegen oluşumunda gerçekten makul bir etkiye sahip olabilir. Araştırmacılar daha böyle yayılmış evrenler varsa, onlar da hayat olabileceğini öne sürüyor.
Bulgular Monthly Notices of theRoyal Astronomical Society dergisinde yayınlanmıştı. EAGLE(Evolution and Assembly of GaLaxies and their Environments) projesinde üretilen simülasyonlar bugüne kadar gözlenebilir Evren için üretilen en gerçekçi simülasyonlardır. Durham Üniversitesi’nin Hesaplamalı Kozmoloji Enstitüsü’nde lisansüstü öğrencisi olan Jaime Salcido şunları söyledi: “Birçok fizikçi için Evrenimizde açıklanamayan ama görünüşte,özel bir miktardaki karanlık enerji gerçekten yorucu bir problemden ibarettir.
Simülasyonlarımız sayesinde Evrende çok daha fazla ya da çok az karanlık enerji olsa bile, yıldız ve gezegen oluşumu üzerinde çok az bir etkiye sahip olsa da ve yaşamın Çoklu evren boyunca olma olasılığını arttırdığını gösteriyor. “ Western Sydney Üniversitesi’nden John Templeton Araştırma Görevlisi olan Dr. Luke Barnes ise, “Çoklu evren teorisinde karanlık enerjinin bir piyango bileti gibi olduğu ve evrenimizin hayata imkan verecek güzel galaksiler üretecek kadar şanslı bilet olduğunu düşündürüyordu.
Fakat yaptığımız çalışmaya görev biletimiz gibi başka şanslı biletler olabileceğini söyleyebiliriz. Bu hayat için düşünülenden daha şanslı gözüküyor. Bu çoklu evren problemi, halen bizim için bir bulmaca olarak duruyor.” Batı Avustralya Üniversitesi Araştırma Görevlisi Dr. Pascal Elahi, “Kendimize, yaşamın olanaksız hale gelmesinden önce ne kadar karanlık enerjinin olabileceğini sorduk.
Simülasyonlarımız, karanlık enerji tarafından hızlandırılan evren genişlemesinin, yıldızların doğumunda pek etkisi olmadığı,dolayısıyla hayatın oluşumunu için çok büyük bir etkisi olmadığını gösterdi.Hatta yüzlerce kat fazla karanlık enerji bile evreni öldürmek için yeterli değil gibi .” diyor. Araştırmaya göre , eğerçoklu evrende yaşıyorsak Evrenimizde gördüğümüzden belki de 50 kat daha fazlaenerji mevcut olmasını umuyoruz. Durham Üniversitesi’nin Hesaplamalı Kozmoloji Enstitüsü’nde Profesör Richard Bower şunları söyledi: “Bir evrendeki yıldızların oluşumu , yerçekiminin çekimi ile karanlık enerjinin itimi arasındaki bir savaştır. Simülasyonlarımızda,bizimkinden çok daha fazla karanlık enerjiye sahip olan evrenlerin iyi bir şekilde yıldız oluşturabildiklerini bulduk. Peki neden evrende bu kadar değersiz bir miktarda karanlık enerji var ? Bence, Evrenin bu garip özelliğini açıklamak için yeni bir fizik yasası aramalıyız ve Çoklu evren teorisiyle uğraşan fizikçilerin biraz olsun kurtarmak lazım,” diyor.
Gerçek Bilim
