Son zamanlarda toplumda en yaygın sorunlardan biri kendi kendine kapanmadır.
Her yaştan insanın özelliği olmasına rağmen çocuklarda görülme sıklığı daha yoğundur. Günlük yaşantımızda maruz kaldığımız sosyolojik ve psikolojik etkenler öz bilincini hızlandırır. Şu anda, bu sorun en acil sorunlardan biridir ve gençleşmektedir. Kendi kendine kapanma sorunu, onu etkileyen nedenlerin ve faktörlerin zamanında tespit edilmesiyle ortadan kaldırılabilir.
KENDİNİ KAPATMA NEDİR?
Kendinden nefret etme, başkalarıyla duygusal temasın zayıflamasıyla kendini gösteren bir davranış biçimidir. Bu durumda kişi sorunlarını kimseyle paylaşmak istemez, sorunlarını tek başına çözmeye çalışır, bu da çoğu kez başarısızlıkla, arkadaş seçiminde tereddütle ve en şiddetli haliyle aile üyeleri ve diğer insanlarla iletişimin en aza indirilmesi ile sonuçlanır. Toplumda. Genel davranış değişiklikleri, samimiyet eksikliği, karşı tarafla duygusal temasın zayıflaması, kendi kendine kapanma sorununa katkıda bulunan faktörler arasındadır.
KENDİNİ KAPATMAYA NEDEN OLAN TEMEL FAKTÖRLER NELERDİR?
Hem psikolojik hem de sosyolojik faktörler benlik saygısının oluşumunu etkiler.
1. Benlik saygısını düşürmek. Ailede sürekli kınamalar ve haksız hakaretler çocuğun özgüven eksikliğine neden olur ve bu da kendinden nefret etmeye yol açar. Ebeveynler genellikle yaşına bakılmaksızın ailedeki ilk çocuğu “yetişkin çocuk” olarak adlandırır. Genellikle “büyüyünce bunu yapmalısın, eğer doğru yapmazsan yetişkinler yapmaz” gibi kelimeler kullanırlar. Bu yaklaşımlar çocuğa hiçbir şey yapamayacağını, hiçbir şey yapamayacağını düşündürür. Bir çocuğu aile üyelerinden utandıran ve yabancılaştıran şey bu düşüncedir. Çocuk, onu isteyen kişinin samimiyetine ancak arzuyu anladığında inanır. Uygulamaya koyduğunda anladığını “meşrulaştırır”. Bu, çocukların davranışa karşı daha duyarlı oldukları anlamına gelir. Bu yüzden onlara sevgimizi sadece sözlerle değil, eylemlerle de göstermeliyiz. Ailesi tarafından bedavaya sevildiğini bilen bir çocuk, özgüveninde, yüksek öz saygısında zorluk çekmez ve bu gibi durumlarda çocuğun kendinden nefret etme davranışı azalır.
2. Çocuğumun arkadaşları kimler? En önemli konulardan biri çocuğun arkadaş çevresini sağlıklı tutmaktır. Doğru arkadaşları seçmemek, sorunlarını paylaşacak birine sahip olmamak çocuğu toplumdan daha da uzaklaştırır. Bu süreç yetişkinlerde haklıdır. İnsanın deneyimleri düşüncelerini şekillendirir. Bir süre sonra kişi yaşadıklarından bunalır ve sorunlarını kendisine yakın biriyle paylaşmak ister. Bu yüzden çevremizde güvenebileceğimiz ve anlayabileceğimiz birine ihtiyacımız var. Çocuklar da. Çocuk etrafında güvenecek birini bulamazsa, onu anlayan kimse yoksa, o zaman tüm duygularını gizlemeye çalışacak, düşüncelerini paylaşmayacak, karar vermede güçlük çekecek, bu da kendi kendine yol açacaktır. nefret.
3. Sanal dünya ile ne ölçüde bağlantılı? Son zamanlarda çoğu çocuk arasında yaygınlaşan web bağımlılığı, kendinden nefretin oluşmasına neden olan faktörlerden biridir. Çocukların günün yarısından fazlasını bilgisayar başında geçirmesi, sanal dünyaya aşırı bağlanması, telefonun aşırı kullanımı gerçek iletişimi en aza indirir ve kendi kendine kapanmayı en üst düzeye çıkarır. Çocuklarının İnternet kullanımını izlemek ebeveynlerin sorumluluğundadır.
KENDİNİ KAPATMAYI GİDERME YOLLARI
Ebeveyn önce çocukla dostane bir ilişki kurmalıdır. Çünkü bir çocuğun kendine güven duygusunu yaratmak, onun ruhsal alanına girmesinin temel adımlarından biridir. Başarıları takdir edilmeli, başarısız olması durumunda kınama yerine eksikliklerinin giderilmesi için ortak çaba gösterilmelidir. Aile içinde ebeveynler çocuklarına pozisyonlarına değil yaşlarına göre davranmalıdır. Ebeveyn, çocuğun ailedeki ilk çocuk olduğunu bilmelidir, ancak sonunda bir çocuktur. Bunu yapmak için çok yaşlı olduğu söylenmemelidir. Çocuğun arkadaş çevresine özel dikkat gösterilmelidir. Onu başkalarıyla karşılaştırmak ve çatışma yaratmak yerine, çocuğa sahip olduğu becerileri uygulama fırsatı verilmelidir. Çocuğun sosyalleşme sürecini yavaşlatmasını önlemek için internete aşırı bağımlılığı ortadan kaldırmalıyız. Bu durumda, aile içinde regular iletişim, düşünmek, zamanının çoğunu bilgisayar başında geçirmesini engellemek için koşullar yaratmalıyız. Ebeveynler, çocuğun yaşam tarzına ve deneyimlerine dikkat etmeli, çocuğu her zor durumda desteklemeli ve sorunlarını paylaşması için koşullar yaratmalıdır.
Safarova Zümrud
psychotest.az