HKöpek sevgisinin iyileştirici gücünden bahsediyoruz. Evet, bir ihtimal bizi iyileştirebilir fakat aşk nerede? Tüm erişkin yaşamımız, bunun içimizde olduğuna inanmaya çalışmak için süre harcayacak mı? Evet, kendini sevmeye adım atmak mükemmel olabilir, fakat niçin bu kadar zor? Bu sebeple duruma bakılırsa sevilmeyi öğrendik. Iyi mi sevileceğini de biliyoruz. Ve bu koşullar devamlı yetersizdir.
Bundan önceki neslin zihninde yarattığı muhteşem dünyanın muhteşem görünümlü ürünleriyiz. Sadece bu yolda aşk kaybolur. Onu nerede buluruz?
Başka bir canlının bizlere yansıttığı şeyi yakalamak harikadır, fakat yaşamın kaybolduğunda hiçbir anlamı yoksa ya da yitirme riski olmadan kaçarsak o sevgiden zevk almamak ve yaşam alınyazısı olur.
Ya simyacılar benzer biçimde aşkı arayanlar acıyı aşka dönüştürerek sınırsız kaynaklar yaratırlarsa? Simyanın yolculuğu, bulduğumuz bunaltan engellerin keşfi ile başlasa da, yöntemin geri kalanı açıktır. Kendi içimizde sevgiyi yarattığımızda oyalanabiliriz.